8 Haziran 2014 Pazar

Duygular


Duygularımız virüs gibidir, etrafımızdaki insanlara hızla geçer. Akşam eve gidip ayağımızı oh be diye uzattığımızda geçen günümüzü sorguladığımızda iyi ya da kötü bir gün geçirip geçirmediğimizi o gün duygu değiş tokuşunda bulunduğumuz durum ve kişiler belirler. Duyguların bulaşıcı olmasının en kötü tarafı da yanlış zamanda yanlış kişilerle aynı ortamda bulunmaktır. Bir kişinin zehirleyici duygularına maruz kalmak bizi de zehirler. Kişinin ya da kişilerin negatif duygularını, öfke patlamalarını, nefretlerini bize yansıtmaları beynimizdeki sinir devrelerinde aynı sıkıntılı duyguları harekete geçirir. Aynı negatif hisleri bizde yaşamaya başlarız.
En önemli soru şu ki: ''Bu duygu bulaşması nasıl oluyor?''
Beynimizin bir bölümü olan Amigdala duygusal hafıza ve duygusal tepkilerin oluşmasında en önemli role sahip olan bölgedir ve ne yazık ki en çok korku tarafından uyarılır...
Çevremizden bir alarm geldiğine Amigdala harekete geçer. Tüm algımızı bizi korkutan şeye odaklar. İçgüdüsel olarak daha fazla dikkat kesilir ve tehlike olabilecek işaretleri yorumlamaya çalışır, birinin bizimle ilgili niyetini ortaya çıkarmak için işaretleri takip etmeye başlarız, sinsi bir gülümseme, çatık kaşlar, gergin vücut dili gibi...
Amigdala sayesinde farklı bir ruhsal hale büründüğümüzde insanların duygularına yoğunlaşır, dikkatimizi odaklarız. Bu yoğunlaşma ise insanların duygularını derin bir biçimde hissetmemize neden olur ve duyguların bulaşma hızı artar.
Kısacası etrafımızdan kaptığımız  duyguların (ki ben buna virüs duygular diyorum) olumlu ya da olumsuz sonuçları vardır... Bunun farkındalığı ile bu duyguları nasıl yöneteceğimizi kavramak iyi bir yol olacaktır. Algıladığımız şeyin anlamını değiştirdiğimizde hissettiğimiz duygularında anlamını değiştiririz. Alt yol duygularımızı, üst yol mantığımızı kullanmamızı sağlar. Hissettiğimiz duyguları tanımlamaya başladığımızda Amigdala'yı sakinleştiririz. Sakinleşen Amigdala sonrasında duygu yoğunluğuyla hareket ettiğimiz bir durum karşısında olumsuz tepkilerimizi gözden geçirir, tekrar düşüncelerimizi tartar ve her iki taraf içinde daha olumlu ve fayda sağlayabilecek davranış ya da tutumlar sergileriz. Alt yol seçenek sunar, ancak izin verirseniz üst yol sonucu belirleyeci olabilir.
Marcus Aurelius'un binlerce yıl öncesinden bize gelen mesajı:''Istırap; o şeyin kendisine değil, sizin onun hakkındaki değerlendirmenize bağlıdır ve bunu da her an geri alabilirsiniz.''



Sevgi ve ışıkla kalın...
Persephone

29 yorum:

  1. Eğer sevdiğim biriyse o kişinin mutlu olmasından da üzgün olmasından da çok çabuk etkilenirim. Hemen onun ruh haline bürünürüm. Ama benim için çok önemli biri değilse bunun etkisini çabuk atlatabilirim. Tabi yaşanılan sıkıntıya da bağlı etkinin büyüklüğü.
    Vay be demek bu hep amigdala denen şey yüzündenmiş :)
    Persephone çok güzel ve farklı şeyler paylaşıyorsun. Seviyorum yazılarını :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim canım:) Ben duygularla fazlasıyla sıkı fıkı yaşadığım için anında karşındakinin hislerini içselleştiriyorum pis bir huy:))Ama o ruh halinden çabuk sıyrılmayı da iyi beceriyorum,çünkü hemen odak noktamı değiştiriyorum:)))Pıffff insanları iyi okumak yorucu iş:D Ama seviyorum bu huyumu sanırım:))))Sevgiler...

      Sil
  2. Bu durumun bilimsel açıklamasını okumak iyi oldu. Ben de böyle düşünüyorum konuştuklarımıza, yazdıklarımıza ve hareketlerimize dikkat etmeliyiz. Olumsuz şeyleri tekrarlamaktan kimseye fayda gelmez ayrıca, her zaman umut var çok şükür :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle her zaman her şey için umut var;)Yeter ki göz göre göre olmayacak duaya amin demiyelim:))Bir şeyi umut ederken üst yolu yani mantık yolunu kullanmakta fayda var;)Mümkünse de negatif ruh haliyle evreni ve çevremizdeki insanları kirletmeyelim:)))Sevgiler Şenay'cım....

      Sil
  3. Sahiden geri alabilir miyiz ki?
    Yine pozitif düşünceler doldu içime :))
    Biraz duygulara çeki düzen vermek şart :)
    Çok teşekkür ederim :*

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle geri alabilirsin Şeymacım yeterki duygularını anlamlandır:)Karşındaki insanlarının duygularını da anlamlandır:)))Istırap tamamen duyguların yanlış yorumlanmasından çıkıyor ortaya:)Bakış açını ve algını değiştirdiğin an itibari ile her şey değişiyor;)Sevgiler...

      Sil
  4. Süper bir yazı. Ama son söz inanılmaz doğru. Çok yorumda bulunmayıp sadece sindirmeye çalışacağım :)

    YanıtlaSil
  5. zamanın olunca son yazıma bak amaaaa. gördüm açtın bilokunuuu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dur yaaa hiç bişicil anlamadım bakiyem hemencik:)))

      Sil
    2. Deep son yazını okumuştum ki yorum da bırakmıştım ki:) Yorumum düşmemiş mi ki:(

      Sil
    3. yanlış yere bakıyosun kiii. son yazım o değil ki amaaaa. :)

      Sil
    4. Ben yorum yaptıktan sonra gördüm amaaa:)Çok teşekkür ederim deep:)Yiine duygusala bağlanışsın ki beni:D Oysan ben çok komiğim ki:D Tekrar teşekkürler canım:)Sevgiler...

      Sil
  6. Gerçekten duygular bulaşıcı . Misal ben össyi kaybettiğimde evdeki herkesin benim mutsuzluğumu kendi içinde yaşadığını görmüştüm :/ Çok güzel bir yazı olmuş efendim. emeğine sağlık diyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Emrah'cım:)İnsan çocuğu ile aynı duyguları paylaşmaz olur mu hiç!Aile bireylerinde duygu bulaşması daha yüksek düzeylerde oluyor...;)Sevgiler...

      Sil
  7. Bilgi için teşekkürler. Son cümle Tamda bu zamanlar ihtiyacım olan bir cümle

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her şey tamamen algımızla ilgili;)Bakış açımızı değiştirdiğimizde duygularımızı algılamamız farklılaşıyor;)Sevgiler...

      Sil
  8. bahar'cım
    ben de o anlattığın gibi bukelamun'um,bişi beni hemen yükseltebilir,alçaltabilir,bi süre sonra geçer,kendimi bulurum:)
    sevgiler ve teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hehe bende duygularımla yaşarım ancak bazı şeyleri mantığa oturttuğumda benim için her şey tam tersi olabilir:)))Alt yol üst yol dengesi mühim konu:)))Sevgiler şekerim...Mucuxxx

      Sil
  9. merhaba geleceğim ziyaretinize:) sevgiler...

    YanıtlaSil
  10. yahu tanrıça ne çok şey var öğrenecek hala , insan okudukça şaşırıyor.. çok faydalı ve güzel bir yazı olmuş hep yaz bunları çok şey öğreniyorum ben senden :* bulaşıcılık konusu benim de başıma dert ama tavsiye ettiğin yöntemleri deneyeceğim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yaşadığımız sürece öğrenme devam ediyor be kelebeğim...yeni deneyimler,yeni tecrübeler,yeni bilgiler...yaşam sürdükçe durmak yok öğrenmeye devam:)))çok sevindim sevildiğine yazının...seviyorum bu tip konuları:)sevgiler...

      Sil
  11. ''Istırap;o şeyin kendisine değil,sizin onun hakkındaki değerlendirmenize bağlıdır ve bunu da her an geri alabilirsiniz.'' şahaneeee bir tespit buuu,ben yarısını geri aldım zaten...
    fotodaki bebişleri yerim beeeeennn :)
    sevgiler

    YanıtlaSil
  12. Yazı harika ;) Marcelus Aurelius'un mesajı harika :) çok teşekkürler paylaşım için.

    YanıtlaSil
  13. Her tepkimizin temelinde korteks sorumludur. Kaç ya da savaş. Bu arada, persophone nicki benim ilk internete girdiğimde kullandığım isimdir. Marcus Aurelius Roma'nın bilge imparatorlarındandır. Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kaç ya da savaş...Tercih bizim;) Bahçeperisi de güzel nick...Sevgiler...

      Sil