-Evet psikanalistelerin görüşüne göre mükemmel kişiyi bulmamız tamamen fantezi... Biliyorum hayal kırıklığı ama bilimsel gerçek bu...
Benden size tavsiye mükemmeli aramaktan vazgeçin...
Psikanalistlerin bu konuda ki önerileri ise şu: Hiçbir sevgili ya da eşin çocukluğumuzdan bugüne kadar taşıdığımız tüm giderilmemiş ihtiyaçlarımızı karşılama imkanlarının olmadığını kabullenmek, birlikte olduğumuz kişileri kendi istek ve arzularımız doğrultusunda görmemek yani görmek istediğimiz gibi değil, gerçekçi bir bakış açısıyla algılamamız gerektiği...
KADIN NE İSTER? ERKEK NE NE İSTER?
-Şu an bu soruya şöyle cevaplar verdiğinizi hayal ediyorum: Erkekler diyecek ki; ''kadın ne isteyecek para ister, romantizm ister. '' Kadınlar da diyecek ki; ''bir erkek ne isteyecek güzellik ister, gençlik ister...''
Bu cevaplar doğru gibi görünebilir çünkü genelde bu tip söylemler çok yaygındır, ancak gerçek böyle değiil. Yapılan araştırmalar daha ilginç sonuçlar veriyor. Her iki cinsin de beklentileri aynı aslında, bu saydıklarımın hiç biri liste başı değil... Listenin başındakiler ne mi? İYİLİK ve NEZAKET...
KADINLAR MI DAHA KOLAY AŞIK OLUR?ERKEKLER Mİ?
-Benim gözlemlerime göre halk arasında genel kanı kadınların daha kolay aşık olduğu. Katılırsınız ya da katılmazsınız. Eğer katılanlardansanız o zaman siz de yanılanlardansınız.
Neden mi çünkü erkekler daha kolay aşık oluyormuş da ondan.
Aşık kadınların sevgililerine bakması beynin farkı sosyal şebekelerini etkinleştiriyor. Bu şebekeler şöyle; bellek ve dikkatle ilgili bilişsel merkezler. Bu farklılık ise kadınların hislerini daha iyi tarttıklarını ve bir erkeği eş ya da aile bakabilecek biri olarak değerlendirdiklerini gösterir. Dolayısıyla aşık olmaları daha uzun sürer. Ayrıca erkekler alt yolu(duygular) kullanırken, kadınlar önce alt yolda(duygular) dolanır, ama sonra bir U dönüşü yaparak üst yola(mantık) dönerler.
EVLİ ÇİFTLER ZAMANLA NEDEN BİRBİRLERİNE BENZERLER?
-Uzun yıllar evli kalan çiftlerin yüzlerinin ilerleyen dönemlerde birbirlerine benzerlik gösterdiğine ya şahit olmuşuzdur ya da birilerinden duymuşuzdur. Araştırmacılar da bunun doğruluğunu kanıtlar çalışmalar yapmış. Bu mucize, insanlara evli çiftlerin- biri evlendikleri gün, diğeri yirmi beş yıl sonra çekilmiş- fotoğraflarından oluşmuş iki albüm gösterilip, hangi karı-kocanın birbirine daha çok benzediği sorulan bir çalışmada ortaya çıkmış. Çiftlerin yüzleri zaman içinde birbirine benzemekle kalmıyor, ayrıca evliliklerinde ne kadar mutlu olduklarını bildirmişlerse, yüzlerindeki benzerlik o kadar artıyordu.
Evli çiftlerin ahenk içinde olmaları, yıllar boyu aynı duyguları paylaşmanın yüz kaslarına verdiği şekil nedeniyle yüzleri sonuçta birbirine benziyor. Eşler birlikte gülüp,birlikte surat astıkça benzer yüz kasları güçleniyor. Zamanla benzer kırışık ve çizgiler oluşuyor.Bu da gittikçe yüz hatlarının birbirine benzemesine neden oluyor.
SAĞLIK AÇISINDAN EVLİLİĞİN KADIN VE ERKEK ÜZERİNE ETKİSİ NEDİR?
-Kalp yetersizliği olan hastaların incelendiği bir çalımada, fırtınalı bir evliliğin kadınlarda erken ölüme yol açması olasılığının erkeklere oranla daha yüksek olduğu görülmüştür. Ayrıca boşanma ya da ölüm gibi ağır bir bunalım yüzünden duygusal stres yaşayan kadınların kalp krizi geçirmeleri daha olasıyken, erkeklerde kalp krizine yol açan şey daha çok bedensel çabadır.
Kadınların ilişkilerde yaşanan iniş çıkışlara daha fazla biyolojik tepki göstermeleri, evliliğin neden kadınların değil de erkeklerin sağlığı açısından yararlı göründüğü konusundaki bilimsel bilmecenin çözümü için bir ipucu vermektedir. Bu, bulgu evlilik ve sağlık araştırmalarında tekrara tekrar ortaya çıkmasına karşın her zaman doğru değildir. Zihinleri bulandıran şey,bilimsel hayal gücünün basit bir aksaması olmuştur...
Kaynakça: Daniel Goleman ''Sosyal Zeka''
SEVGİ ve IŞIK'la kalın...
Persephone