26 Mart 2017 Pazar

Stresin Vücudumuza Etkisi

Stres, modern çağımızın sorunu haline gelmiş durumda. Teknolojinin gelişimiyle daha rahat olmamız gerektiği düşünülse de durum tam tersi. Bir e-mail ile bir çok işimizi hızla yapıyor, makinede çamaşırlar, bulaşıklar yıkanıyor. Bir çok işi kolayca yapıyoruz. Zamandan kazanırken, zamansızlıktan şikayet ediyor ve hiçbir şeye yetişemiyoruz. Kaygı durumu arttıkça üzerimizdeki stres te artıyor. Stresle başa çıkmak üzerine yazılan makaleler, kitaplar çok fazla ilgi görüyor. Çünkü, stresle nasıl başa çıkacağımızı bilmiyoruz ve hayatımızı ele geçirdiğinin farkındayız. Bir çok öneri ve yöntem var uygulayabilene tabii.
Hayatımızı etkileyen 'stres' denen şey ile başa çıkmak önemli. Peki bize, vücudumuza neler yaptığının farkında mıyız?
Son yirmi- otuz yıl içinde bilim insanları sürekli stresin vücudumuz üzerinde yıkıcı etkisi olduğunu anladı. Kalp-damar sisteminin özellikle duyarlı olması hiç de şaşırtıcı değil. Savaş ya da sıvış tepkisiyle yükselen kan basıncının sürekli yüksek kalması kan damarı duvarlarına zarar vererek sonunda atardamarlarda tıkanmadan kalp krizine varan sorunlara yol açabilir. Onbinlerce İngiliz hükümeti çalışanının izlendiği çalışmalarda işi daha stersli olanların anlamlı derecede genç yaşta ve çoğunlukla kalp krizi nedeniyle öldüğü bulunmuştur. Doğu Avrupa'da komünist sistemin yıkılmasından sonra yaşanan toplumsal çöküş sırasında kalp yetersizliğine bağlı ölüm oranları fırlamıştır.
Ancak kronik stres, kalp dışında pek çok yerde etki gösterir. Savaş ya da sıvış tepkisi sırasında vücut kan şekeri düzeylerini yükseltmek için yakıt kullanır. Bu da bize gereken enerji takviyesini sağlar ama zaman içinde obezite ve diyabet riskini arttırır. Ayrıca bağışıklık sistemimizi tehlikeye atar.
Yirmi- otuz yıl öncesine kadar bilim insanları, psikolojik stresin enfeksiyona karşı verdiği yanıtı etkilemesinin mümkün olduğunu düşünmüyorlardı. Oysa şimdi aradaki bağlantıyı ispatlayan tonlarca kanıt var. Etkiler karmaşık olmakla birlikte, akut stres patlamaları ( dakikalar ila saatler sürebilir) genel olarak bağışıklık sisteminin hasara karşı hazır olması için destekler ve bu etkide kortizol gibi hormonlar aracılık eder.
Strese yol açan olay sona erdiğinde hormonların düzeyi hızla normale döner; örneğin, kortizol kendi salgılanmasını sonlandıran bir kapatma düğmesi işlevi görür. Etkilenmiş bağışıklık hücrelerinin (ki bu hücrelerin bir enerji maliyeti vardır ve uzun süre aktif kalırlarsa vücudun kendisine saldırabilirler) sadece ihtiyaç duyulduğu sürece iş başında olmasını sağlayan akıllıca bir sistemdir bu.
Ancak kronik stres altındayken kortizol sürekli salgılanır. Bu durumda kortizol kalıcı bir kapatma düğmesi gibi davranır ve bağışıklık sistemini baskılar. Kronik stres, aşılara verdiğimiz yanıtı bozar ve bizi soğuk algınlığından HIV'e, türlü enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale getirir.
Eğer çok uzun süre çok fazla stres altında kalırsak bu kapatma düğmesi yıpranabilir ve vücudumuz kortizole olması gerektiği gibi yanıt veremez hale gelir. Bu da bağışıklık sisteminin kontrolden çıkmasına yol açarak, bizi allerjilere ve en kötüsü de kronik enflamasyona karşı duyarlı hale getirir. Bir sıyrığın etrafında şişme ve kızarıklıkla kendini belli eden enflamasyon, vücudun enfeksiyon ve yaralanmaya karşı ilk savunma hattıdır. Kılcal kan damarları genişleyerek sızdırmaya başladığı için kan ve bağışıklık hücreleri etraftaki dokuya yayılır. Bu süreç, o alanı tahriş edici maddelerden, istilacılardan ve hasar gören hücrelerden etkin biçimde, hızla temizler; kısa süreli enflamasyon yara iyileşmesinin önemli bir parçasıdır.
Fakat uzun süre devam eden, gereğinden fazla enflamasyon, süreci bozar ve yara onarımı yavaşlar. Araştırmacılar bu durumu Alzheimer hastası yakınına bakan kadınlarda, sınava hazırlanan diş hekimliği öğrencilerinde ve evli çiftlerde kavga ettikleri zaman gözlemlemiştir. Yüksek düzeylerde enflamasyon, egzamadan multipl skleroza çeşitli otoimmün hastalıklarda alevlenmelere neden olur. Ayrıca iltihap zaman içinde kemikler, eklemler, kaslar ve kan damarları gibi sağlıklı dokuları da yer bitirir.
Stresin neden olduğu fizyolojik değişimler görünüşe göre bazı kanserlerde de rol oynar. Milyonlarca kişinin uzun süre izlendiği pek çok epidemiyolojik çalışmada, sigara ve alkol tüketimi gibi davranışsal faktörler kontrol edilse bile, stresli bir yaşamın belli kanser türleri için risk taşıdığı bulunmuştur. Bu arada laboratuvar deneyleri stresin, en azından hayvanlarda, DNA onarım mekanizmasına ket vurduğunu ve bağışıklık yanıtının, normalde tümörle mücadele eden doğal katil hücreler gibi bazı bölümlerini baskıladığını düşündürmektedir.
Savaş ya da sıvış tepkisi, hasarlı hücreleri ortadan kaldıran ve yeni kan damarlarının oluşmasını destekleyen enflamasyonu güçlendirerek, gelişmekte olan bir tümörün ihtiyacı olan şeyi sunar: yerel kan temini ve genişleyecek alan. Farklı türde kanseri olan fareler strese maruz bırakıldığında ya da bu hayavanlara bir stres hormonu olan adrenalin uygulandığında tümörleri daha hızlı büyür ve yayılır.
Tüm bu bilimsel veriler hayatımızdaki stresin vücudumuzda nelere yol açabileceğini özetlemekte, ki bu stresin etkilerinin bir kısmı. Bu etkilere bakıldığında stresle başa çıkılmasının ne kadar önemsenmesi gerektiği ortada. Herkese stressiz, en azından az stresli bir yaşam diliyorum.

SEVGİ ve IŞIK'la kalın...
Persephone


Yararlanılan Kaynak: Şifa - Jo Marchan

35 yorum:

  1. Her hastalığın, hatta kalp krizinden ölümlerin kaynağının stres olduğu bir kez daha ortaya çıktı bu yazınla sevgili persephone'cim, ne yapsak da stressiz kalamıyoruz, akşam haberlere bakmak stres benim için:(((şöyle ıssız adada filan yaşamak lazım galiba stressiz olmak için ama onda bile bir şeyler çıkabilir:)
    Kalemine sağlık canım, çok faydalıydı, sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müjde abla ne yazık ki ıssız ada da yaşasak kendimizi strese sokacak bir şey bulur insanoğlu:) İnsan bir şeyleri değiştirmeye kendinden başlamalı... Sevgiler...

      Sil
  2. Hayat kolaylaştı gerçekten ama streste aynı hızla arttı. Çoğu hastalığın sebebi ve ağır tahribatlar yapan stres en büyük sorun aslında. Kimisi gamsız ve vurdum duymaz olabilir ama tam tersi her şeyi sorun eden insanlar için stres büyük düşman. Güzel bilgiydi, hem sorunu öğrendik hem de sonuçlarını

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Önce bir kendimizi dinlemeliyiz galiba:) Sevgiler...

      Sil
  3. Çocuklardan yetişkinlere pek çok kişi stresin olumsuz etkisi altında.
    Aşırı stres bedende pek çok hastalığı tetikliyor.
    Alzheimer Derneğinde hasta yakınlarının ruh ve beden sağlığı için çeşitli etkinlikler düzenlenirdi. Konferanslar, söyleşiler, el sanatları kursları, ebru kursu, yoga, terapi çalışmaları, korolar...
    Yararlı bir yazıydı. Teşekkürler.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel etkinlikler... Hasta yakınlarının, hastalara bakmanın etkisinin farkındalar demek ki... Bu çok güzel bir şey... Ben teşekkür ederim🙏🏻 Sevgiler...

      Sil
  4. Özellikle şehirlerde strese sebep olacak birçok durumla karşı karşıya kalıyor insan.Teknoloji ilerliyor,hayat kolaylaşıyor diyoruz.Ama bu insanı mutlu etmeye yetmiyor.Son model arabalar var.Bir de trafik stresi var. Eskiden kağnı arabaları varken insanlar daha mı huzurlu ve mutluydu acaba?Bu kadar çok insanlar stresten hastalanıyor muydu acaba?Bir de sınavlar var ayrı stres kaynağı olan. Bu sadece bir örnek tabii.Bir an falım reklamı geldi aklıma.Atalım ağzımıza bir falım,stressiz başım.Faydalı bir yazı olmuş.Emeğinize sağlık.Stressiz yaşamlar dilerim.:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçmişte yaşananları ya da insanların mutluluk düzeylerini bilmiyorum. Şu anda yaşadığımız toplumun en ciddi sorunu mutluluk arayışı... Bir çok şey çözümlendi eskiye göre. Baktığımız zaman ölü çocuk doğumları düştü. Çok büyük savaşlar yok, savaşlarda kaybettiğimiz binlerce insan yok. Bir çok hastalık geçmişe göre tedavi edilebiliyor. Peki neden bu stres, neden bu mutsuzluk? Sevgiler...

      Sil
  5. Herseyi kendime stres yapan biri olarak aşiri basim agrir ve panik atağım olur 😃ya yaşlandım resmen stres yapa yapa.Çok kötü bir hastalik 😃

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Stres gerçekten yaşlandırıyor:( Sevgiler...

      Sil
  6. Stres insan sağlığının mahvediyor. Ama az miktarda stres insanı harekete geçiriyor ve rehaveti önlüyor. Ama fazlası çok kötü.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her şeyin fazlası zarar:( Dızunda olmalı her şey... Sevgiler...

      Sil
  7. bütün hastalıkların kaynağı aslına bakarsan. Neresinden tutsan elinde kalıyor, stressiz yaşam mümkün mü? Hele büyük şehirlerde. Mutlu bir şekilde evden çıksan bile, sabah sana suratsız suratsız bakan mesai arkadaşın bile stres kaynağı. En iyisi, boş verip takmadan yaşamak ama nerdeeeee

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok iyi bir nokta. Mutlusun, sabah enerjik kalkmışsın, heyecanla işine gidiyorsun ve arkadaşın hayırdır çok yorgun görünüyorsun, akşam geç mi uyudun diyor ve biz çöküyoruz:) Olması gereken bu durum değil belki de... karşımızda ki kişinin duygu durumunda sıkıntı olma ihtimalini gözden kaçırıyor olabiliriz... Sevgiler...

      Sil
  8. aman aman insan stres içinde olduğunu bile anlamayabilirmiş yaaa çok tehlikeli bişi evet yaaa çook korkarım stresten ama korkup da şitireks de olmamalı tabiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sürekli stres altında olan biri için artık yaşam şekli olmuştur stres. Farkında olması beklenemez tabii:) Bence olmalı yaaa:)) Sevgiler...

      Sil
  9. Stres deyip geçiyoruz ama yaptıkları hiç de azımsanacak türden değilmiş...

    YanıtlaSil
  10. Ama stres kelimesini öğrenmeden önce de bu kadar stres olmuyorduk. Hatırlarım bu kelimenin ilk ortaya çıktığı yılları.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belki stresi stres olarak tanımıyorduk. Hayatımızda hep vardı belik de... Bu kadar yoğun değildi... Sevgiler...

      Sil
  11. hakikatten elektronik aletler ile işler kolaylaşacağına zaman uzaklaşır oldu bizden
    hayatlarımıza ne yaptık diye düşünmemek elde değil

    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben hep düşünüyorum hayatıma ne yaptım, ne yapıyorum diye? Sevgiler...

      Sil
  12. Baya bilgilendirici bir yazı olmuş emeğin için teşekkürlerr.. şimdi daha çok korkmaya başladım. Stresi yenmek de mümkün değil ki :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mümkün. Biraz çaba gerektiyor yalnızca. Tamamen yok edemeyebiliriz belki derrcesini düşürebliriz... Sonuçte dünya kontrolümüzde değil... Sevgiler...

      Sil
  13. Herşeyin başı stres derken doğru söyleniyor. saçların dökülmrsinden tut da panik atak krizi kanser milyonlarca hastalık rahatsızlık, uykusuzluk problemi bundan kaynaklanıyor. Çağımızın hastalığı bence bu. benimde hemen başıma vurur mesela. keşke kolayca yenmenşn bir yollu olsaydı son derece öğretici bir yazı olmuş elllerine sğalık ):

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Stersin dozunu düşürmek için yöntemler geliştirmeliyiz kendi adımıza... Değerli yorumunuz için ben teşekkür ederim🙏🏻 Sevgiler...

      Sil
  14. Acaba stres bağışıklığımı düşürdüğü için mi sürekli gripim düşüncesi yeşerdi aklımda okurken :)) Stres dolu günlerin bitmesi dileğimle :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düşüncenizin doğru olma olasılığı yüksek. Yoğun stresli geçen zaman immün sistemi çökertiyor:( Amin🙏🏻 Sevgiler...

      Sil
  15. Bu yüzyılda yaşamak zor zanaat.Gerçi öncekiler de pek stressiz değilmişlerdir ya ;)Yaşam kolaylaşırken teknolojik düzeyde, biz insanlar daha da zorlanır olduk.En çok da ekonomik nedenler ve sevgisizlik başrolde.Kendi kendimizin doktoru olmaktan başka çare yok galiba.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgi yoksunu bir toplumuz. Türk kültüründe sevgiyi göstermek genel olarak ayıp görülür. Sorunların çoğuna baktığınızda alt başlıklar bir elin on parmağını geçmez ve en başta genelde sevgisizlik yatar... Aslında tek çare kendimize dönüp, duygularımızı dinlemek... Sevgiler...

      Sil
  16. Kesinlikle katılıyorum stres bir çok hastalığın nedeni bence günümüzde. Stressiz günler dilerim :)

    YanıtlaSil
  17. Biraz stres olmayınca kendimi gevşek ve ipleri kaybetmiş hissediyorum. Ama fazlası kesinlikle zarar. Üstesinden gelinmez bir hal aldığında çok yoruluyorum çünkü. 💎💙💙

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Stres yorucu... Tüm enerjiyi emiyor... Sevgiler...

      Sil
  18. Stres yüzünden çok şey çektim ve hala çekiyorum da. Hepsinin başında hiçbir işimden istediğim verimi alamıyor, karnıma giren ağrılar yüzünden uykusuz kalıyor, düşünmekten ve endişeden aklımdaki her güzel şeyi bir kenara itiyorum ne zamandır...

    Tabi hayat bu, stres olmadan yaşamak imkansız. Yine de düzeyi aşırılığa varmadan, gerektiği kadar olduğu sürece güzel her şey gibi. Herkese stresten mümkün miktarda uzak kalabilecekleri günler diliyorum ^^

    YanıtlaSil